Eski ve yeni bayramları değerlendirmesi istenen Aziz Yıldırım, "Geçmişi anmak 60 yıl önceye gitmek demek. İnsan, 60 yıl önceyi toparlayamıyor. Ancak hep söylendiği gibi geçmiş bayramlar bir başkaydı. Verilen küçük bir hediye insanı mutlu ediyordu. O bayramları hep çok iyi gibi hatırlıyoruz. Aslında bugünkü bayramlarda gelenekler devam ediyorsa daha olumlu. Büyükleri geçmişte olduğu gibi ziyaret ediyoruz. Onlarla beraber oluyoruz. Bayramları eskide olduğu gibi bugün de yaşıyoruz." dedi.
"Nasıl bir ailede büyüdünüz?" sorusuna ise Yıldırım, "Babam öğretmendi, annem de ev hanımıydı. Mutluyduk. 3 erkek kardeştik. Anne babamla mutlu yaşadık. İyi bir aileydik. İyi aile olmasaydık hayata iyi başlayamazdık. Bir yere geldiysek onlar sayesinde geldik. Onları rahmetle anıyoruz." yanıtın verdi.
"Gelecek planlamanızı nasıl yaptınız?" sorusu üzerine ise Aziz Yıldırım, "Dayımın inşaat şirketleri vardı. Onun yanında çalışmaya başladık. Zaman içinde kendi şirketlerimizi kurduk. Fenerbahçe sevgisinden dolayı futbola, daha doğrusu kulüpçülüğe bulaştık. Daha sonra Fenerbahçe'de yöneticilik yaptım. Fenerbahçe başkanı olduktan sonra iş hayatını bıraktım. Şimdi kulübü bıraktıktan sonra iş hayatına başladım. İşimle ailemle hayatımı devam ettiriyorum. Kızım Yaz, Londra'da. Ancak yazın buraya geliyor. Onunla birlikte artık çok vakit geçiriyorum." sözleriyle başkanlık öncesi ve sonraki yaşantısını anlattı.
Çocuklarınıın Fenerbahçeli olmalarını da değerlendiren Yıldırım. "İki büyük kızım var. Kızlarımı veya çocuklarımı bu takımı tutacaksınız demedim. Ama Yaz doğduğu zaman doğumhanede doktoru Teksan Bey'di. O Fenerbahçe marşları çalarak, Fenerbahçe'yi daha doğduğu andan itibaren yaşamasını sağladı. Öbürlerinde o yoktu ama benden dolayı onlar da Fenerbahçe sevgisi kazandılar. Onlar da Fenerbahçeli." diye konuştu.
"300'DEN FAZLA GÜVERCİNİM VAR"
Başka hobileriniz var mı? sorusuna ise Yıldırım, "Hayvanseverim. Çocukluğumdan beri, aileden geçen kalıtsal bir yapı. Güvercin merakım çok. 300'den fazla güvercin var, burada besliyorum. Bütün hayvanlara karşı sıcak bir ilişkim var. Dayım (Faruk Yalçın) hayvanat bahçesi yaptığında ben de yardımcı oldum. Türkiye'nin her yerinden hayvanları getirdik ve hayvanat bançesi kurulmasına yardımcı olmaya çalıştım. Hayvan sevgisi var. Sinema, kitap okuma var. Sezen Aksu ve o tarz şarkılar dinlerim. Arada sırada sinemaya gidiyorum." yanıtını verdi.
Başkanlığa başladığı yıllarda Faruk Yalçın'ın fikirlerinden yararlandığını kaydeden Aziz Yıldırım, "O yıllarda kulüple ilgili fazla kimseden bilgi veya bir danışmanlık almadım. Ama hayat tecrübesi yönünden büyük dayım Faruk Yalçın vardı. Onunla birlikte büyüdük. Hep yurt dışında kalmış yaşamış okumuş. Hayat tecrübesi fazla olan bir insandır. Onun bilgi ve deneyimlerinden destek görmek için konuşurdum. İlk başkan seçildiğimden sonra 1998'in 18 Şubat'ıydı. Kulübe geldi. Faruk Ilgaz'ın o zamanki tesislerine gittik, balık yiyeceğiz. Sarı ve Lacivert odalar vardı. Odaların yüksekliği 2 metre. laciverte boyanmış. Üstüne ağlar atılmış. Öyle bir odada sanki salaş bir yerdi. Bana 'Fenerbahçe'nin simgesi logosudur. Buraları sarı veya veya laciverte boyamak yanlış. Buraları beyaza veya griye boyat. İnsanların burada içi açılsın. Burada içim karardı' dedi. Bu ağları kaldırtıp, orayı güzel bir bina yaptırdım." ifadelerini kullandı.
"Futbolculuğunuz da var. Bıraktınız. Bırakmanızın sebebi eğitim hayatınız mıydı?" sorusuna ise Yıldırım şu yanıtı verdi: "O zamanki ailelerde düşünceler daha çok çocukların eğitim almasıydı. Biz de eğitime yönlendik. Zaten amatörce oynadım. Amatör oynadığım için bıraktığım için de bıraktım. Ama zevk için mahalle arasında, sahalarda idare olduktan sonra da Fenerbahçe'de küçük halı sahalarda küçük maçlar yapıyorduk. Cemil Turan'la, ogun Altıparmakla Futbol oynadım. Yalnız eğlencesine."
"SPORLA HİÇ İLGİLENMEYECEĞİM"
"20 yıllık başkanlık sürecinde fazla işle uğraşmadım." diyen eski Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, "Şimdi iş hayatına yeniden döndüm. İşlerin başına geçtim. İnşallah kısa zaman içerisinde bazı işler alacağım. Bu dört beş yıllık süreç içerisinde şirketleri büyütücem. Bunun dışında da kızımla ailemle yaşantıma devam edeceğim. Sporla hiç ilgilenmeyeceğim. Bunu herkes bilsin. Yalnız ailemle ve iş hayatımla ilgileneceğim. Dostlarımla gidip yemek yiyeceğim. Gezeceğim, eğleneceğim. Bundan sonra ne kadar yaşarım bilemem. Ama bundan sonraki ömrüm böyle geçecek. Fenerbahçe'yle veya başka bir kulüple, sporla ilgilenecek zamanım yok artık.' sözleriyle de bundan sonraki planlarını anlattı.